Fransa’da haftada 4 gün çalışma modeli güç kazanıyor. Bazı işletme sahipleri bu geçişi çoktan yapmış durumda. Şirketin çekiciliğinden verimliliğe ve çalışanların mutluluğuna kadar bu formül işe yarıyor gibi görünüyor. Ancak sisteme geçme konusunda tereddüt yaşayanlar da var. Sistem hangi koşullar altında hangi sektörlerde uygulanabilir, araştırdık.

    #çalışmak #işhayatı #işfikirleri

    İş iş iş… Peki haftada 4 gün çalışsaydık ne olurdu? Bu fikre destek Fransa’da her geçen gün artıyor. Hatta uygulamaya başlayanlar bile var. 4 gün çalıştığımızda haftada 5 gün çalışmaya kıyasla daha çok iş yapıyoruz ve daha az yoruluyoruz. Şirketler çalışanlar için çekici hâle geliyor, çalışanlar daha mutlu. Formül işe yarıyor gibi görünüyor.

    Tek istediğim burada kalmak. Teşekkürler patron! Yeni bir çalışma sistemi ama hangi sektörde ve nasıl koşullar altında? Eğer sistem yeme içme sektöründe çalışırsa diğer pek çok sektörde de işler. Aurelio artık hafta içi kızıyla vakit geçirebiliyor. Çalıştığı şirket haftada 4 gün çalışma modeline geçince kendine yeni bir rutin yaratmış. Bazen cumadan pazara tatil yapıyor,

    Bazense çarşamba, perşembe ve pazar günleri çalışmıyor. Bu sistemi gerçekten çok sevdik. Bu çocuklar ve ebeveynler için çok önemli. Artık onlarla vakit geçirmek istediğimde bunu yapabiliyorum. Aurelio kızıyla daha fazla zaman geçiriyor ve çocuk bakımı için daha az para harcıyor. Ayda 250-300 euro arasında tasarruf ettik. Bu ciddi bir meblağ.

    Ay sonunda elimizde kalan para arttı. Bu yüzden artık daha fazla yatırım yapabiliyor ve daha fazla dışarı çıkabiliyoruz. Burası Aurelio’nun iş yeri. Lyon’un biraz dışında bulunan, bilgisayar malzemeleri satan bir şirket. Şirket binden fazla insanı istihdam ediyor. Çalışanlar rahat giyiniyor. Şirket CEO’su uzun zaman önce takım elbisesini kot pantolon ve tişörtle değiştirmiş.

    Bu masa benim ofisim sayılır. Üstünde adım yok ama olsa yeridir çünkü hep buradayım. Günaydın! Günaydın! Günaydın! Çalışanların haftada 5 yerine 4 gün çalışmasına ve 32 saat yerine 35 saatlik ücret almalarına karar vermiş. Haziran 2021’de aldığı bu karardan hiç pişman olmamış. Beni eleştirirken “Şirket yönetmek yerine hayır işi yapıyorsun” dediler.

    Ama değil. Bu iş yeri sektörün en kârlı şirketlerinden biri. Covid’den önce 1050 çalışanımızla yılda 500 milyon euro kâr ediyorduk. Haftada 4 gün 32 saat çalışmaya başladıktan sonraysa kârımız 700 milyon euroya yükseldi. Bu, % 40’lık bir artış demek. Üstelik çalışan sayımız hâlâ 1050. Hastalık izinleri yarı yarıya azaldı, iş kazaları yarı yarıya azaldı,

    Işten ayrılmalar 4’te 1 oranında azaldı. Kulağı çelişkili gelebilir ama haftada 5 gün 35 saat çalışmak yerine 4 gün 32 saat çalıştığınızda daha çok iş yapıyoruz ve daha az yoruluyoruz. Aurelio patronunun günde 8 saat olmak üzere 4 günlük çalışma haftasını duyurduğu günü hâlâ hatırlıyor. Şirket pazartesiden cumartesiye kadar açık.

    Bu yüzden fikir başlangıçta çılgınca bulunmuş. Kafayı yediğini düşündük. Çünkü bu bizim departmanımız için yeni eleman ihtiyacı doğuracaktı ve bu yeni çalışanları eğitmemiz gerekecekti. İş yükümün artacağını düşündüm ama sonuç öyle olmadı. Sadece bir dezavantaj söz konusu. Çalışanlar arasında sirkülasyon çok az. Pek yeni çalışan alınmıyor çünkü kimse işten çıkmak istemiyor.

    Şirketten ayrılmak ve haftada 5 gün 35 saatlik mesaiye geri dönmek mi? Hayır bunu istemiyorum. Tek isteğim burada kalmak. Şarkı söylemeyeceğim ama teşekkürler patron! Havuz, ateri oyunları, bowling… Şirket CEO’suna göre çalışanların mutluluğu şirketin önceliklerinden biri. Haftada 4 gün çalışmakla ilgili bir kitabı bile var. Herkes bu konuda onun fikrini almanın peşinde.

    Ben haftada 3 gün ofisten çalışıyorum. 2 gün de ofis dışı konferanslarla geçiyor. Çünkü onlar da işimin bir parçası. Yani 3 gün LDLC için çalışırken 2 gün boyunca 4 günlük çalışma sistemi hakkında konuşuyorum. Sosyal güvenlik ödemeleri ile ilgilenen bir kuruluş olan Urssaf da çalışanlarına haftada 4 gün çalışma imkanı sundu.

    Christoph, Mozu şirketi bizden bilgi almak istiyor. 4 gün çalışmayla ilgili kitap yazıyorlarmış. Haftada 4 gün çalışmayı destekleyen büyük bir topluluk var. Bu konuda bize çok soru geliyor hem özel şirketler hem de kamu kuruluşlarından. Deney 2023 Ocak ayında başladı. Fakat 200 çalışan arasında

    Şimdiye kadar yalnızca 3 kişi haftada 4 gün çalışmayı kabul etti. Neden? Çünkü çalışma saatleri azalmıyor. Yani 32 saat çalışılmıyor. 4 günde 36 saat çalışmaları gerekiyor. Haftada 4 gün çalışmak demek günde en az 9 saat çalışmak anlamına geliyor. Öğle yemeğini de dahil edersek 9.5-10 saat. Bu benim için mümkün değil.

    Oğlumun bakımını da hesaba katarsam günleri benim için çok uzun hâle getirir. 4 günlük çalışmayı seçen sadece 3 çalışan olsa da direktöre göre bu, oldukça önemli bir değişim. Fransa’daki tüm şirketlerin haftada 4 gün çalışma modeline geçtiğini düşünün. Öyle bir durumda bizim gibi kamu kurumlarının eski usullere bağlı kalarak çalışmaya devam etmesini nasıl açıklarız?

    Hiç çalışanımız kalmaz ya da kimse Kamu Personeli Seçme Sınavları’na başvurmaz. Çekici olmak şirketler için bir sınav çünkü Fransa’da son 15 yılda birey ve iş ilişkisi epey değişti. Bugün Fransızların 3’te 2’si daha çok serbest zamanı daha çok para kazanmaya tercih ediyor. Şirketler işe alınlarda zorlanıyor çünkü artık işçiler çalışma koşullarını müzakere edebiliyor.

    Çalışma saatlerinin azalması, nefes alabileceğimiz, kapitalizmin ritminden kopabileceğimiz bir alan anlamına geliyor. “Daha çok üretmek ve tüketmek için daha çok çalışmalıyız” fikrine karşı yeni bir anlayış getirmeliyiz. Haftada 4 gün çalışmaktan ve çalışma saatlerini azaltmaktan bahsedebiliyorsak bunun sebebi güç dengelerinin işçi lehine değişmesi. Şirketler işe alımlar için birbirleriyle yarışıyor.

    Yani işçiler artık çalışma koşullarını müzakere edebilir. 1970’lerde durum böyle değildi. Yeme-içme, işçi açığından en kötü etkilenen sektörlerden biri. Sosyal hayatın önüne geçen uzun çalışma saatleriyle sektör, çalışan bulmakta zorlanıyor. Ama Lille yakınlarındaki bu Michelin yıldızlı restoran, eleman bulmakta pek de sorun yaşamıyor. Bir restoranda çalıştığında genelde takımın senin ailen hâline gelir.

    Çünkü aileni görmeye zamanın kalmaz. Burada işler daha farklı yürüyor. 39 yaşındaki şef 10 yıl önce yayınlanan bir televizyon programının finalistlerinden biri olmuş. Haftada 4 gün çalışma modeline 2020’de covid kapanmalarının hemen ardından geçmiş. İş yeri memnuniyeti konusunda uzmanlaşmış Danimarkalı bir arkadaşı onu ikna etmiş. Bugün 8 işletme ve 90 kişiyi yönetiyor.

    Ürünlerinin tamamını yerel üreticilerden alan, çevreci değerlere saygılı, sosyal ve insani değerleri benimsemiş bu restoranları işletmenin mümkün olduğunu göstermek istiyorum. Haftada 4 gün çalışsak bile işletmemiz para kazanabiliyor. Ve bu ekonomik olarak uygulanabilir bir sistem. Orane, bir şarap tadımcısı. 10 yıldır burada çalışıyor. İlk çocuğunu bekliyor ve 4 gün çalışmak onun için büyük bir rahatlık.

    Bir restoranda çalışırken bulacağınız çocuk bakıcısının esnek biri olması gerekir. Her iki ebeveyn de bir işletmede çalışıyorsa birinden birinin fedakarlık yapması gerekir. Çaba gerektirecek ama haftada 4 gün olduğu için de işimizi kolaylaştıracak. Şu anda haftada 40 saat çalışıyorlar. Haftada 4 gün çalışmaya geçmeden önceye kıyasla çok daha az. Ama bir şartla.

    Patron buraya geldiklerinde % 110 performans göstermelerini bekliyor. Ben dünyanın kurtarıcısı değilim, Geronimo değilim. Sadece işletmesini mutlu insanlarla birlikte daha kârlı hâle getirmeye çalışan biriyim. Çünkü mutlu insanlar daha üretkendir, oradadırlar, daha az hastalanırlar ve daha iyi satış yaparlar. Yani bu bir kazan-kazan durumu. Biz burada iş yapıyoruz. Kimse bunu aklından çıkarmamalı.

    Sıkı çalışma ve mutluluk birbiriyle çelişen kavramlar olmak zorunda değil. Nicolas Sarkozy’nin 2007’deki ünlü sloganı “Daha çok kazanmak için daha çok çalış” çoktan demode olmuş durumda.

    28 Comments

    1. Avrupa’dayım yedi gün izinsiz çalışıyorum günde en az 12,5 saat çalışıyorum. Ama daha iyi bir gelecek için buna değer. oturum kartımı alınca ben de Avrupalı insanların saatleri gibi çalışacağım

    2. bırakın bu işleri la türkiyedeki işverenlerin çoğu bedevi insan pisikoloji saglıgınamı önem vercekler çalışan haklarınamı önem vercekler anca çok iş az para vermenin nerde üç kagıt yapsak derdindeler kendileri yer para gözlüler sen olmassan nasıl olsa çalışcak enayi çok diyolar özellikle fakir ksımlar ve mülteciler var ve yabancı uyruklar sen git baskası gelir gene aynı ezilen hep halktır çalışandır. haksızlıktır keşke videodaki gibi olsa ama hayaller ve hayatlar gibi örnek işte

    3. İster 7 gün ister 2 gün isterse 4 gün olsun fark etmez, yurt dışında saatlik ücret aldığımız için 4 gün çalışırsak 30,4 saatlik ücret alırız. Yani az çalışıp, 5 yada 6 gün çalışma ile aynı parayı almıyoruz…

    4. İster 7 gün ister 2 gün isterse 4 gün olsun fark etmez, yurt dışında saatlik ücret aldığımız için 4 gün çalışırsak 30,4 saatlik ücret alırız. Yani az çalışıp, 5 yada 6 gün çalışma ile aynı parayı almıyoruz… İş veren ile yıllık bir ücret üzerinden anlaşıyorsunuz örneğin $75.000, bu rakamın saatlik karşılığı $37.95. Haftada 10 saat çalışan biri, haftada $379,50 kazanır, 40 saat çalışan $1518 kazanır…

    5. KURTU KOYUN KOYUNU KURT YAPMİSLAR KİTAPLARİ TURKULERİ HER SEYİ ALMİSLAR İNSANLAR SADECE CALİSİYO BEDENE İSRAİL BU İSTE EN İLERİDE BEDEN COK FAZLA KİTAP HİC YOK EN YETENEKLİ TARLADA BU DA BOYLE BİLİNE

    6. İ.K. Yönetimi yüksek lisans mezunu olarak, Konunun çok önemli olduğunu düşünüyorum ve artık iş yaşamıyla ilgili yeni düzenlemeler getirmenin şart olduğu kanaatindeyim.. Benim de görüşlerim şu şekilde, Öncelikle: 1.) "Bu bize olmaz, bizde işe yaramaz – kötüye kullanılır gibi köhne düşünceleri" – İş ve çalışma yaşamında – bırakmamız lazım artık, Dünya değişiyor, dönüşüyor ve ilerleme kat etmeye çalışıyorken = Sabit kalmaya çalışmak ahmaklıktır!!
      2.) Daha az çalışma saatleri ve günleri, işveren açısından = Plaza / ofis kirasını daha az ödeme, Çalışan başına yemek (Ya da yemekhane varsa..) harcamasının düşmesi, Yol parası (Ya da servis kullanılıyorsa onla ilgili maliyetlerin..) azalması, Daha iyi performanslı çalışanlar ve daha iyi koşullar oluşturur,
      3.) Çalışan bakımından = Personelin daha verimli-mutlu ve istekli çalışmasında artış olur, Ailesine-dostlarına-akrabalarına daha fazla zaman ayırabilir, Hobilerine & kişisel ilgi alanlarıyla daha fazla haşır-neşir olacağından kendini genel sağlık bakımından daha iyi hissedecektir,
      4.) Ve son olarak = Video'da ki gibi, Hizmet sektöründe 5 gün çalıştıran restoran-kafeler, 2024'de Almanya ve İngiltere'de de bir çok firma'da / marka'da ve işletme'de yaygınlaşmaya başlayacak bu vb. gibi örnekler gözümüzün önünde iken: 5 gün çalışma modeli doğru yöntem ve stratejiyle bizde de yapılabilir, Yeter ki ilgili merciilerimiz ve işverenler istihdam ettiği insanlarının robot olmadığının farkına varsın…🤝

    7. Kamu personeli çalışacak anket onlar için
      Haftada 6 gün çalışın asgari ucretli
      İşçiden iki kat fazla maaş alıyorlar
      Ve bu günü 4 e düşürmek istiyorlar

    8. Turkiye de atamasi yapilmayan bir ogretmen olarak cocuk bakiciligi yaptım…isvereninizi bir turku tatmin edemiyorsunuz ozellikle de kadinlari.Evlatlari guvende huzur icin de yetmiyor…

    Leave A Reply